Bir nefes almak ve şehrin enerjisini hissetmek için en yakın ve en sevilen adreslerden biri: Meydan.

Gaziantep Üniversitesi’nin kalabalık dersliklerinden çıktığında, bir nefes almak ve şehrin enerjisini hissetmek için en yakın ve en sevilen adreslerden biri: Meydan. Sadece bir cadde, birkaç kafe ya da dönerci değil aslında… Burada öğrenciler için küçük ama çok değerli bir dünya var.

Bir kahve molasıyla başlar

Sabah dersten çıkan öğrencilerin yolu genellikle Kampüs Cafe’ye düşer. Kahve bardaklarının buharı, yeni günün telaşına kısa bir mola gibidir. Kimisi kitabını açar, kimisi arkadaşlarıyla gülüşür… Meydanın ritmi işte tam burada başlar.

Hızlı, hesaplı ve lezzetli

Öğle vakti, meydanın belki de en hareketli saati. Meydan Döner’in önünde sıralar uzar, büfeler taze sandviç ve soğuk içeceklerle dolup taşar. Hızlıca bir şeyler yiyip tekrar derse yetişmek, neredeyse her öğrencinin ortak ritüelidir.

Ders arası kaçamaklar

Meydan; sadece yemek ve kahve değil, aynı zamanda pratik çözümler sunar: Fotokopi, defter, not, kalem… Hepsi elinin altında. Sınav haftalarında bile “hemen gidip çıkarırım” diyebileceğin bir kolaylık.

Sadece bir cadde değil

Gaziantep Üniversitesi Meydanı, öğrenciler için sadece bir durak değil; günün yorgunluğunu attığın, yeni arkadaşlıklar kurduğun, kısacık molaların bile tatlı anılara dönüştüğü bir yer.

Bazen bir kahve bardağı, bazen bir ders notu fotokopisi; ama hepsi bir şekilde bu meydanda birleşir ve üniversite anılarının bir parçası olur.

Gaziantep Üniversitesi’nde öğrenci olmak; sadece kampüsle sınırlı değil. Meydan, bu hayatın nefes aldığı, şehrin sıcaklığını hissettiğin, kendini “burası benim yerim” dediğin küçük bir dünyadır. 

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)

Facebook Yorumları



Disqus Yorumları